Prematür ejakulasyon , minimal bir cinsel uyarıyla cinsel ilişki olmadan veya hemen cinsel ilişkinin sonrasında kişinin istemi ve kontrolü dışında, istenilen zamandan önce ejakulasyon meydana gelmesidir. Erken boşalma, en sık görülen erkek cinsel işlev bozukluğudur. Erkeklerin yaklaşık % 30-60’ını etkilediği düşünülmektedir. Hiç şüphesiz ejakülasyon zamanının kontrol edilememesi ve buna bağlı olarak partnerin orgazm olamaması kişilerin cinsel yaşamını olumsuz yönde etkilemektedir. Erken boşalma diyebilmek için bu olayın sürekli ve tekrarlayan bir durum olması ve en az 6 ay gibi bir sürecin olması şarttır.
Aslında çoğu erkekler, hayatların bir döneminde erken boşalma sorunu yaşamışlardır. Esasen buna sorun diyebilmek için, 6 aydan uzun sürmesi ve farklı partnerle de erken boşalma sorununu yaşaması önemli bir kriterdir. Erken boşalma tarifi çok farklılık arz etmektedir. Kimi kaynaklar tarafından cinsel ilişkiye başladıktan 2-3 dk. sonrasında boşalmaya erken boşalma derken, kimisi ise partnerinin orgazm olmasından önce boşalmaya, erken boşalma demektedir. Kendini kontrol edemeden, boşalma durumu aslında ideale yakın bir tanımdır. Erken boşalan erkeklerin yaklaşık %30’ unda sertleşme probleminin olması da, erken boşalma sorunun olumsuz psikolojik etkisinden kaynaklanmaktadır.
Erken boşalmanın sebebi, boşalma refleksi üzerinde yeterince istemli kontrol sağlanamamasıdır. Normal bir kişi orgazmı erteleyip, istendiğinde de serbest bırakabilir. Erken boşalan kişi bunu yapamaz. Uyarılmanın kritik bir aşamasına gelir gelmez refleks olarak boşalır.
Erken boşalmanın tedavi planlanmasına geçecek olursak; erken boşalmada ilaç tedavisi, davranışsal tedavi, cinsel birliktelik danışmanlığı veya bu tedavilerin birkaçı ve/veya hepsini kapsayan kombine tedavi uygulanmaktadır. Tedavinin seçiminde kişinin durumu, erken boşalmanın primer mi yoksa sonradan mı oluştuğuna, düzenli bir cinsel yaşantısın olup olmadığına, partneriyle uyumuna ( bildiğiniz üzere ülkemizde cinsel yaşam hala tabu olmaya devam etmekte, kimi zaman erken boşalma sorununu, çiftler birbirleriyle konuşmaktan bile çekinir durumundadırlar.) göre değişkenlik gösterir.
Daha önce erken boşalma sorunu yaşamayıp, sonradan bu sorunu yaşayan bir erkek de öncelikle ilaç tedavisi daha kabul gören bir seçenektir. İlaç tedavisi olarak, SSRI (paroksetin 20-40 mg/ gün, klomipramin 10-50 mg/gün,sertralin 50-100 mg/gün ve flukoksetin 20-40 mg/gün antidepresif ilaçlar) kullanılır. Bu tarz ilaçlardan en etkilisin paroksetin olduğu çalışmalarla gösterilmiştir. Bu bahsettiğim ilaçlar, yorgunluk, esneme, hafif bulantı, ishal ve terleme gibi yan etkilere neden olabilirler. Bu yan etkiler ilk haftada başlayıp sıklıkla 2-3 hafta içinde kademeli olarak kaybolur.
Genellikle 1. Hafta veya 2. Hafta içerisinde boşalma süresinde anlamlı uzama görülür. Tedaviye aralıksız, 6-8 hafta devam edilmesini ve sonrasında kademeli bir şekilde bırakılması önerilir. Yine aynı şekilde aslında bir nevi sertleşme sorununda kullanılan fosfodiesteraz inhibitörleri denilen, sildenafil de erken boşalma tedavisinde yarar sağlamaktadır. Topikal anestezik ajanlar dediğimiz, birçok internet sitesinde satılan; lidokain, prilokain gibi lokal anestezik krem, jel, sprey formları, boşalmayı orta derecede geciktirmektedirler. Ancak bu tedavi, belirgin penisde his kusuruna ve vajinal bölgede de emilime bağlı olarak vajinal hissizliğe yol açarak orgazm kalitesinde azalmaya neden olurlar.
Davranışsal tedavi; sonradan erken boşalma sorunu gelişmeyen, hayat boyu erken boşalma sorunu olan (primer) ve eşinin de bu tedaviye uyum sağlayıp, yardımcı olacağı çiftlerde seçilecek tedavi yöntemidir. Bu tedavi yöntemiyle, erkeğin orgazmı haber veren duyumları net bir şekilde algılamasına yardımcı olmayı içerir. Bu, eşinin yanında olduğu ve katılımında bulunduğu rahat koşullarda yapılmalıdır. Erken boşalmanın tedavisinde başarı sağlayan iki yöntem bulunmaktadır.
Birincisi Masters ve Johnson’ın SIKMA yöntemi, ikincisi de DUR-BAŞLA tekniğidir.
Dur-Başla’da; çifte, erkek iyice ereksiyon oluncaya kadar her zamanki gibi sevişmeleri söylenir. Daha sonra erkek sırtüstü yatar, gözlerini kapatır ve eşi ona mastürbasyon yapar. Erkekten bütün dikkatini erotik duyumu üzerinde yoğunlaştırması istenir. Orgazmın yaklaştığını hissettiğinde eşine durmasını söyler. Birkaç saniye içinde boşalma dürtüsü azalacaktır, daha sonra eşinden onu tekrar uyarmasını ister. Yine orgazm olmak üzereyken eşini durdurur. Bu dört defa tekrar edilir. Dördüncü denemede erkek boşalır.
Bu terapi farklı cinsel birleşme pozisyonlarında tekrarlanır. Genellikle 2-10 hafta içerisinde boşalma kontrolünü kazanmış olur. Sıkma tekniği ; özünde dur-başla tekniği ile aynı unsurları sahiptir. Tek fark, eşinin durdurulması yerine eşinin penisini sıkmasıdır. Kadın, ereksiyon halindeki penisi hemen penis başının altından işaret ve başparmağı ile kavrar, erkek ereksiyonun büyük bir bölümünü kaybedinceye kadar sıkıca bastırır. Daha sonra kadın tekrar uyarıma başlar. Davranışsal tedavide başarı yaklaşık %60-80 arasında bildirilmektedir.
Erken boşalmada pelvik tabanın elektromanyetik olarak stimule edilmesi, tibial sinirin elektro-stimulasyonu alternatif tedavi olarak da uygulanabilmektedir.
Op. Dr. Taner ÇAVUMİRZA